İYOT YETERSİZLİĞİ
ENDEMİK GUATR- BASİT GUATR
İyot yetersizliği dünyada, yağmurların topraktan iyodu sürükleyerek uzaklaştırdıkları dağlık bölgelerde görülür. Dünyada iyot bakımından en yetersiz bölgeler Himalayalar, And Dağları, Avrupa Alpleri ve Çin’deki dağlık bölgelerdir.
ENDEMİK GUATR- BASİT GUATR
İyot yetersizliği dünyada, yağmurların topraktan iyodu sürükleyerek uzaklaştırdıkları dağlık bölgelerde görülür. Dünyada iyot bakımından en yetersiz bölgeler Himalayalar, And Dağları, Avrupa Alpleri ve Çin’deki dağlık bölgelerdir.
Besinlerle ve sularla fazla miktarda alınan guatrojenler, toprakta ve besinlerde selenyum gibi bazı eser elementlerin yetersizliği de iyot metabolizmasını olumsuz etkileyerek iyot yetersizliğine ya da iyot yetersizliğinin etkilerinin artmasına neden olurlar.
Dünya Sağlık Örgütü’nün 1990 raporuna göre, gelişmekte olan ülkelerde 1 milyar insan iyot yetersizliği riski altında, bunun 200 milyonu basit guatrlı, 5 milyonu kretenizm’den muzdarip, 15 milyonu da daha düşük düzeyde mental defekte sahiptir.
Tiroid bezinin her türlü büyümesi guart olarak isimlendirilir. Belli bir bölgede yaşayanların bir çoğunda tiroid bezi büyümüşse endemik guartdan söz edilir.
Guatr, dünyanın hemen her yerinde önemli bir sağlık sorunu olup, nüfusun yaklaşık % 5’i guatrlıdır. Bazı bölgelerde ise, nüfusun yarıdan fazlası hatta hemen hepsi guatrlıdır. Kretenizm oranı %10'’ aşan bölgeler vardır.
Guatr vakalarını tiroid fonksiyonlarına, büyümenin histopatolojik özelliklerine, başlama zamanına ve büyümenin miktarına göre sınıflandırmak mümkündür.
Tiroid bezindeki büyüme derecesine göre sıklıkla şöyle bir sınıflandırma yapılır:
Stage O = Normal
Stage 1A = Guatr ele geliyor, fakat boyun gerildiğinde bile görülmüyor.
Stage 1B = Boyun gerildiğinde guatr görülüyor.
Stage 2 = Boyun her pozisyonda iken guatr görülüyor.
Stage 3 = Guatr uzaktan görülebiliyor.
Guatrın toplumdaki yaygınlığını ifade etmek amacıyla endemik guatr tabiri kullanılır.
Stage O b dahil tüm guatr vakalarının %30 ve üzerinde olması endemik guatr olarak kabul edilir. Adolesan ve preadolesan dönemde Stage 1 ve üzeri guatrın % 5 oranında görülmesi ya da toplumda %10’un üzerinde guatr görülmesini endemik guatr olarak kabul edenler de vardır.
Endemik guatrla ilgili önemli bir durum da endemik kretenizmdir. Endemik guatra neden olan faktörlerin fetusu etkilemesi sonucunda endemik kretenizm ortaya çıkar.
Etiyoloji:
Tiroid hormonlarının sentezini ve salgılamasını bozan etmenlerle, tiroid hormonlarına olan ihtiyacı artıran faktörler tiroid bezinde büyümeye neden olabilir. Bu durumlarda guatr bir kompanzasyon mekanizması olarak ortaya çıkar.
Guatr oluşumunda başlıca rol oynayan faktörler şunlardır:
1. İyot Yetersizliği
Yetişkin bir insan vücudunda 20-30 mg kadar iyot bulunmaktadır. Bunun % 75’i tiroid bezindedir. İyot tiroid bezinden salgılanan triiyodotironin (T3) ve tiroksin (T4) hormonlarının bileşiminde bulunur. Troid hormonları normal büyüme ve gelişme için elzemdir. Troid hormonu yetersizliği tüm organların büyüme ve gelişmesinde ağır düzeyde geriliğe neden olur. Beyin özellikle fötal dönemde ve doğum sonrası dönemde zarar görmeye hassastır.
Endemik guatrın en önemli nedeni iyotun yetersiz alımıdır. Yetişkin bir bireyin günlük iyot gereksinimi 75-150 mg kadardır. Bunun yaklaşık % 90’ı yiyeceklerden, % 10’u ise sudan sağlanır.
Diyette iyot eksikliği çevresel bir faktördür. Denizden uzak, dağlık yörelerde erozyon nedeniyle toprak iyot yönünden fakirdir. Bu bölgelerden çıkan suda ve bu bölgelerden elde edilen bitkisel ve hayvansal yiyeceklerde de iyot yetersiz olur. Bu bölge halkının kendi ürettiği besinleri tüketmesi halinde, endemik guatr daha kolay ortaya çıkar: Sudaki iyot miktarının tayini, o yöre toprağının iyot düzeyi hakkında bilgi verir.
İyot alımının yetersizliğinde, tiroid hormonu ihtiyacını karşılamak için; tiroid bezinin büyümesi, tiroidin iyot uptahe’inin atması, T4’den T3 sentezinin hızlanması, vücuttan idrar ve dışkı ile iyot atımının azalması gibi kompanzasyon mekanizmaları devreye girer.
İdrardaki iyot 25 mg/g kreatinin veya 20 mg/lt idrarın altına düşerse ciddi yetersizlik, 25-50 mg/g kreatinin veya 20-50 mg/lt idrar düzeyi ise hipotroidizm riski olduğunu gösterir.
En iyi iyot kaynağı yiyecekler deniz ürünleridir. Balıkların yenebilen 100 gramlarında, ortalama 30 mikrogram kadar iyot bulunur. Diğer yiyeceklerdeki iyot miktarı bölgenin özelliğine göre değişir.
2. Genetik Faktörler
Tiroid hormonlarının yapımı ve salgılanmasında rol alan enzimlerden herhangi birinin yetersizliği guatra yol açabilir. Bu durum, bazı kapalı toplumlarda guatrın endemik olarak görülmesine neden olabilir.
3. Doğal Guatrojenler
Bazı yiyecek ve içeceklerde bulunan guatrojenler antitiroid etki göstererek guatra neden olabildiği bilinmektedir. Bunlar arasında;
· Lahana, turp, şalgam, karnabahar, soğan, sarımsak, bezelye, soya fasulyesi, mercimek, ıspanak,
· Guatrojen bitkilerle beslenen hayvanların sütleri
· Guatrojen maddelerle kirlenmiş sular sayılabilir.
Ancak bu doğal guatrojen maddelerin tek başlarına guatr yapmadıkları, diğer faktörlerle birlikte guatr ihtimalini artırdıkları kabul edilmektedir.
4. Diğer Faktörler
Kalsiyum ve florun fazlalığı, selenyum yetersizliği, A ve C vitamini yetersizlikleri, bazı ilaçlar (tiyosiyanat, estrojen gibi), yüksek doz iyot alımı, ağır beslenme bozuklukları, sık geçirilen gastrointestinal sistem enfeksiyonları guatr olasılığını arttırmaktadır.
Epidemiyoloji
Yaş ve Cins: Her yaş ve cinste görülmekle birlikte, doğurgan çağdaki kadınlarda ve yeni doğanlarda daha sıktır. Hastalık sıklığı 20-40 yaşlar arasında en fazladır. Puberte öncesi dönemde cins farkı gözetmezken, puberteden sonra kızlarda daha çok görülür.
Sosyo-ekonomik Durum
Guatr daha çok sosyo-ekonomik düzeyi düşük, kendi ürettiğini tüketen kapalı toplumlarda görülür. Toplumun sosyo-ekonomik düzeyi yükselip diğer bölgelerle ilişkisi arttıkça ve yiyecek çeşidi zenginleştikçe prevalans kendiliğinden azalmaktadır.
Coğrafik Dağılım
Dağlık ve erozyona müsait bölgelerde guatr daha sık görülür.
Türkiye’de Görülme Sıklığı
Ülkemizde Doğu Karadeniz Bölgesi başta olmak üzere Batı Karadeniz, Bolu, Kastamonu yöresi, İç Batı Anadolu Göller Yöresi, Doğu ve Güneydoğuda bazı yöreler, İç Anadolu Ankara çevresinde bazı yöreler, Kayseri Erciyes yöresi, Antalya dolayında bazı yöreler endemik guatr bölgeleridir.
Guatr prevalansı, 1988 yılında ulusal düzeyde yapılan bir çalışmada % 30.5 olarak bulunmuştur. Bu çalışmadan hesaplama ile elde edilen okul çocuklarında prevalans % 35.6 olup, Dünya Sağlık Örgütü’nün sınıflamasına göre ağır prevalans değeridir.
1995 yılında yapılmış bir başka çalışmada 6-12 yaş grubu çocuklarda basit guatr prevalansı % 30.3 (erkeklerde 27.7 , kızlarda % 32.6) bulunmuştur.
Endemik Guatrın Önlenmesi
Guart, iyot yetersizliği hastalıklarının buzdağının üzerinde görülen bölümüdür. Sorunun önemi; iyot yetersizliğinin, guatrın yanı sıra fiziksel ve mental gelişme geriliğine neden olması, ağır olgularda sağırlık, dilsizlik, cücelik, düşük, erken doğum ve doğuştan bozuklukların görülme oranının artmasıdır.
Milyonlarca insanı ilgilendiren guatr sorununun; vakaların tek tek tedavisi ile çözümlenemeyeceği açıktır. Bu nedenle önlemeye yönelik programlar daha önemlidir.
Endemik guatrda en önemli etken iyot yetersizliği olduğuna göre, alınabilecek en etkili önlem toplumun iyot alımını artırmaktır.
Toplumun iyot alımını kısa sürede artırmak için, bireylere dışardan iyot vermek zorunludur. Bu amaçla en sık başvurulan yöntemler şunlardır:
1- Yemek (sofra) tuzunun iyotla zenginleştirilmesi (iyodit, iyodat tuzları eklenmesi)
2- Ekmeğe iyodit, iyodat eklenmesi
3- Suların iyotlanması
4- Sodyum veya potasyum iyodür tabletlerinin dağıtılması
5- Belirli aralıklarla iyotlu yağ enjeksiyonu yapılması (İyotlu tuz programlarının uygulanamadığı yer ve durumlarda uygulanır, ancak kullanılan iğnelerle Hepatit B ve AİDS virüsü geçişine neden olabilir).
6- Ağızdan iyotlu yağ verilmesi (etki süresi iyotlu yağ enjeksiyonunun yarısı kadardır) Bu yöntemler arasında iyotlu tuz kullanımı, tüm dünyada en yaygın kullanılan ve en etkili yoldur. Bir çok ülkede iyotlu tuzla ilgili yasal düzenlemeler vardır.
Yemeklik tuzların iyotla zenginleştirilmesi, 10.000-100.000 kısım tuzu bir kısım iyodür ekleyerek yapılır. Bu oran bölgelerdeki iyot yetersizliğinin derecesine göre ayarlanır.
Ülkemizde Gıda Maddeleri Tüzüğü’ne göre rafine yemek tuzuna 1/13.000 ile 1/20.000 oranında potasyum iyodit katılabileceği belirtilmiştir. 1995 yılında iyotlu tuzun kullanılma oranı % 24 olarak bulunmuştur. Avrupa Guatr Birliği’nin değerlendirmesine göre Türkiye Ağır Guatr Prevalanslı (+++ puanlı) ülkeler arasına girmektedir. Bu durumda halihazırda iyotlu tuz kullanma oranımız çok düşüktür.
İyotlu tuz programlarının etkili olabilmesi için; iyotlu tuzun üretiminden tüketimine kadar izlenmesi gereklidir. İyotun tuz içinde iyi homojenize olması, halkın kullanım konusunda ( iyotlu tuzun ışık geçirmeyin renkli ambalaj ve kavanozlarda muhafaza edilmesi, yemekler piştikten sonra ilave edilmesi konusunda) eğitilmesi gereklidir.
Toplumun iyot alımını uzun vadede artırabilmek için de; erozyonla mücadele, toprağın iyotla zenginleştirilmesi, iyottan zengin yiyeceklerin teşviki (deniz ürünleri) ve toplumun sosyo-ekonomik durumunun iyileştirilmesi gibi önlemler alınabilir.